Altında iki bankaya kota tahsisi konuldu: Piyasaya ‘olumlu’ yansıdı
Hazine ve Maliye Bakanlığı, altın ithalatındaki artışın cari dengeye olumsuz etkisinin azaltılması amacıyla işlenmemiş altın ithalatına, 7 Ağustos 2023 tarihinden itibaren kota uygulanmasına karar verildi. İşlenmemiş altın ithalatına uygulanan kotanın miktarı, aylık 12 ton olarak belirlendi.
İlerleyen süreçte uygulamanın etkinliğinin artırılması amacıyla kota içerisinde ağırlıklarda değişiklikler yapılırken, son olarak üretici ve ihracatçıların ham madde ihtiyacının karşılanabilmesi için Ticaret Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş kota kuyum işletmelerine satılmak üzere Ziraat Bankası ve Vakıf Katılım Bankasına nisan itibarıyla kotanın bir bölümü tahsis edildi.
Kota tahsisatları arasında yapılan aktarımlar sonrası, altın ithalatında miktar ve değer bazında düşüş gerçekleşirken, cari ödemeler dengesine pozitif yönde etki sağlandı.
TÜİK verilerine göre kota uygulamasına başlanan 2023 yılı ağustos ayından yılı sonuna kadar işlenmemiş altın ithalatı, bir önceki yılın aynı dönemine göre 3,2 milyar dolar düşerken, miktar bazında yüzde 32,7 azalış gösterdi ve 169,6 ton oldu.
Altın ithalatındaki düşüşün de etkisiyle mart itibarıyla 12 aylık birikimli cari açık 31,2 milyar dolara geriledi. Bu çerçevede, kota uygulamasının cari işlemler dengesini olumlu etkilemeye devam etmesi bekleniyor.
“Devlet bu şekilde ihtiyacı karşıladığı müddetçe kaçak altın alanında yer açılmayacaktır”
Ankara Kuyumcular ve Saatçiler Odası Başkanı Timuçin Sönmez, kota uygulamasını ve sektör beklentilerini değerlendirdi.
Ziraat Bankası ve Vakıf Katılım Bankasına “kota tahsisi”nin, sektöre pozitif yansıdığının altını çizen Sönmez, “İki bankanın altın ithal ederek, perakendeci kuyumculara satışı, piyasaya olumlu yansıdı. Talebin azalması da süreçte etkili oldu. Hazine yetkilileri ve bankaların üst düzey yetkilileri bu konuda iyi niyetle çalışmalarını sürdürüyorlar. Bizimle de sürekli iletişim halindeler.” diye konuştu.
Bakanlığın son çalışmasının kaçakçılık sorununa da çözüm ürettiğini söyleyen Sönmez, şunları kaydetti:
“Bu sıkışık dönemde devletin bu işe el atması, bankalar üzerinden altın satması çok faydalı oldu. Çünkü bu boşluğu eğer devlet ve bankalar ya da bizim yetkili altın müesseselerimiz kapatamasaydı, art niyetli insanlar, kaçak yolla bu talebi karşılamaya çalışacaktı. Devlet bu şekilde ihtiyacı karşıladığı müddetçe kaçak altın alanında yer açılmayacaktır.”
Kuyumcuların bankalardan talepleri
Sönmez, bankaların alım satım işlem maliyetlerini düşürmesini ve kuyumculara 1 kilogramın altında da altın satışı yapmasını talep ettiklerini söyledi.
Altına olan talebin son günlerde azaldığını anlatan Sönmez, bunda faizlerdeki artışın ve altın fiyatındaki hareketliliğin etkili olduğunu ifade etti.
Sönmez, altında “yatırım amaçlı” ve “takı” olarak alım yapıldığını, ikisi arasında fark olduğunu vurgulayarak, “Düğün mevsimi talebi tetikleyecektir. Dünyadaki jeopolitik belirsizlikler devam ettiği müddetçe altına hem dünyada hem Türkiye’de talep artacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.